Hatay Sevgi Parkı’ndan Serkan Topal’a Seslendi: “Siz Yapmıyorsanız Onlar Yapsın.
Haber: EMRE SERCAN IKE – Kamera: ÜNAL AYDIN
CHP Hatay Milletvekili Serkan Topal, depremzedelerin ve yardıma giden sivil toplum kuruluşlarının barındığı ve valilik kararıyla boşaltılması istenen Hatay Sevgi Parkı’nda; “Buradan siz çıkardınız. Buradaki vatandaşı kim doyuracak? Kim karşılayacak? Getirin siz kurdunuz. Arkadaşlarımız siz kurmadınız diye buraya geldiler. yapın bunları.Gecesi gündüz uyumayanlar var.Aslında gecesini gündüzleriyle geçiren gazi arkadaşlarımız var.İsteyen arkadaşlar var.Sen yapmıyorsan yapsınlar. Arkadaşlarımız yapsın. İzin vermezsen gelirsin. Sen kurarsın, kendin yaparsın. Arkadaşlar aslında isteyerek geldiler. Benim itirazım ve sitemim bunun içindir” dedi.
CHP Hatay Milletvekili Serkan Topal, depremzedelerin ve yardıma giden sivil toplum kuruluşlarının konakladığı ve valilik kararıyla tahliye edilmek istenen Hatay Sevgi Parkı’nda konuştu. Topal, bu park boşaltılacaksa devletin yer göstermesi gerektiğini belirterek, Hatay’da çadırların hala eksik olduğunu söyledi. Topal, şunları söyledi:
“VATANDAŞLARIMIZ, ÇADIRIMIZ, HALKIMIZ BURADA NEREYE GİDECEK? YER GÖSTERİLMESİ GEREKİYOR”
“İlk 8 saat enkaz altında vatandaşlarımızın sesleri duyuluyor. Vatandaşlarımız seslerini duysa da bir şey yapamıyor. Kurtarma ekibi, AFAD yok. Bir şey yok, yok, bir şey yok. .Vatandaşlarımız ölüme terk edildi.Şimdi bir çok sivil toplum kuruluşu buraya geldi.Burada bir şeyler yapmaya çalıştılar.Gördüğünüz bu ortamda herkes bir şeyler getirdi.Kimi çadır kurdu,kimi yemek getirdi.Bazı sorun Tabip Odaları denedi İnsanları tedavi etmek için bir şeyler yapmaya çalıştılar ve bunun sonucunda burada bir sistem kuruldu.Sonra burayı boşaltmak istediler.Eğer bir devlet burayı tahliye edecekse bir sebebi olmalı.Nedir bu? Sebebi güvenlik, enkaz, moloz kaldırma ve hijyen açısından kaldırmak istiyorlar. Peki burayı kaldırdınız. Buradaki vatandaşlarımız, çadırlarımız, halkımız nereye gidecek? Bir yerin gösterilmesi gerekiyor. Ayrıca, Burada kurulu bir sistem var.
“DOSTLAR ZATEN GÖNÜLLÜ GELDİ. BU BENİM İTİRAZIM VE YANITIMDIR”
Burada arkadaşlarımız var, dışarıdan gönüllüler. Sağolsun burada kim ne yaptıysa Allah onlardan razı olsun. Onları buradan çıkardın. Burada vatandaşı kim doyuracak? Onlarla kim buluşacak? Getir, sen ayarla. Arkadaşlarımız siz yüklemediniz diye buraya geldiler. Arkadaşlarımız siz bunları yapmadığınız için buraya geldiler. Gece gündüz uyumayan insanlar var. Gerçekten gecesini gündüzüne katan emektar arkadaşlarımız var. isteyen arkadaşlarımız var. Eğer yapmazsan, bırak yapsınlar. Arkadaşlarımız yapsın. İzin vermezsen gelirsin. Kurulumunu yaparsın, kendin yaparsın. Arkadaşlar isteyerek geldi. Bu benim itirazım ve sitemimdir. 5-6 parkı boşaltacaksanız teşekkürler. Sadece sordum, bina sağlam. Bu binayı kaldıracaksanız evet burada çöpe gidebilir. Kabul ediyorum. Ama bu bina yıkılmayacaksa, zarar görmeyecekse yapılmasına da gerek yok. Karşıdaki binada ağır hasar varsa tabii ki güvenlik de istiyoruz. Buradaki insanların can güvenliği de değerlidir. Ancak doğruyu bilmek ve doğruyu aramak da değerlidir.
Son olarak şunu belirtmek istiyorum. Buradaki istekli arkadaşlarımız ve buradaki tüm STK’lar ve gaziler taşınacaksa kendilerine yer gösterilmeli, alt yapıları kurulmalı ve düzgünlüğünün devam edebilmesi için yer, malzeme oluşturulmalı ve takviyeler yapılmalıdır.
“İNSANLARI İLK 48 SAATTE ÖLÜMLE BIRAKAN MANTATAL BURADAKİ GÖNÜLLÜ DOSTLARIMIZI DESTEKLEMELİ AMA OBJEKTİF OLARAK SAYGILIDIR”
Dün yetkililerle görüştük. Bey ile de görüştük bana yer gösterdiler. Yanılmıyorsam Dursunlu’yu göstermişler. Şimdi Dursunlu’da altyapı var mı uygun mu değil mi gidip baktım. Ama buradaki arkadaşlarımız gidip ‘Evet, bu iyi’ derse, burada tam bir düzenleme var. Şimdi mesela bir hayırsever çadırları oraya getirdi. Adam kendini kurdu ve gitti. Tekrar satın alıp orada kurmanız gerekiyor. Bunu yapıyorsanız devlet olarak yapmalısınız. Buradaki istekli arkadaşlarımızın çalışmasını istemiyorsanız gelin. Onların yaptığını kendin yap. Esasen, arkadaşlar isteklidir. Aslında arkadaşlar her türlü fedakarlığı yapar. Gecesini gündüzüne çevirir. Ayıptır, günahtır. İnsanları ilk 48 saatte maktulle baş başa bırakan zihniyetin, burada yaraları sarmaya çalışan istekli arkadaşlarımıza da takviye edilmesi gerektiği halde bu yardımın engellenmesi açıkçası düşündürücüdür.
“DÜNYA LİDERİ OLAN BİR ÜLKE VATANDAŞIMIZA BAŞKA ÇADIR VEREMEZ”
Bir kez daha söylüyorum. Tabi ki vatandaşlarımızın can güvenliği her şeyden önemli. Ama şu anda burada herhangi bir enkaz kaldırma işlemi yok. Enkaz ve moloz kaldırılacaksa kendisine bir şey demiyoruz. Ancak şu anda bir çalışma yok. 22-23 gün geçti. Hangi gündeyiz ne ben ne de vatandaşlarımız burada. Artık günleri bile bilmiyoruz inanın. Çünkü gece gündüz uyumuyoruz. Bunu her zaman söyledik. Çadır. Vatandaşlarımız hala dışarıda uyuyor. Düşünebiliyor musunuz, dünyanın cumhurbaşkanı konumunda olan bir ülke ne yazık ki vatandaşlarımıza bir çadır daha temin edemedi. Anlıyorum, 10 ilde oldu. İlk 3-5 gün gelsin. Neredeyse 25 gün oldu. Birkaç gün sonra 25. güne geleceğiz. Çadır nerede? Daha fazla giysi, ayakkabı göndermeyin. Çadır gönder. Mama bile göndermeyin çadır gönderin ki vatandaş şu anda dışarıda kalsın. Önce çadır, sonra yemek. İnanın siz basın emekçileri Hatay’ın bütün çığlıklarını, seslerini duyurdunuz. Özellikle ilk 2-3 gün kimse bizi duyamadı. Siz olmasaydınız, birçok Bakan muhtemelen gelmezdi. Basın emekçisi olmasaydınız, buradaki halkın feryatlarını kamuoyuyla paylaşmasaydınız ne tırlar, ne yardımlar, ne de çadırlar gelebilirdi.